Otizmli Çocuğuna Günlük Yaşam Alışkanlıklarını Böyle Kazandırdı

[melleseferi]

Otizmli Çocuğuna Günlük Yaşam Alışkanlıklarını Böyle Kazandırdı



Nuh’un Gemisi Çocuk Terapi ve Aile Danışmanlığı Merkezi’nin kurucusu ve otizm spektrum bozukluğu olan 10 yaşındaki Nuh’un annesi Mine Nişlioğlu, “Deneyimlerime göre otizmli çocukların eğitiminde en zorlanılan alan günlük yaşam becerilerini kazandırmak” diyor.

Nörolojik ve gelişimsel bir bozukluk olan otizm çağımızın en büyük sıkıntılarından biri; son verilere göre her 68 çocuktan birinde otizm görülüyor ve bu oranın hızla artacağı öngörülüyor. Bu tabloya rağmen ne yazık ki Türkiye’de otizmli çocuklara yeterli eğitim verilemiyor. Nuh’un Gemisi Çocuk Terapi ve Aile Danışmanlığı Merkezi’nin kurucusu ve otizm spektrum bozukluğu olan 10 yaşındaki Nuh’u annesi Mine Nişlioğlu, “Otizmle, oğlum çok küçük yaştayken tanışmış olan bir anneyim. Zorlu sürecimizde şunu öğrendim; otizmli bir çocuğunuz varsa tek çıkar yol eğitim, eğitim, eğitim. Bilinçli, planlı ve programlanmış eğitim alan özel gereksinimli birçok çocuk, akademik ve sosyal becerileri öğrenebiliyor” açıklamasında bulunuyor.

Türkiye’de otizmli çocukların eğitimi konusunda alınması gereken çok yol olduğuna dikkat çeken Mine Nişliolu, ailelere büyük sorumluluk düştüğünü vurguluyor. Otizmli çocukların sosyal çevreden soyutlanmaması, otizmli olan diğer ailelerle ve çocuklarıyla bir araya gelinmesi, eğitimin hedefleri kapsayan bir program dahilinde sürdürülmesi ve gölge öğretmenle çalışılmasının çok önemli olduğunu belirtiyor.

Mine Nişlioğlu, en zorlanılan alanın ise otizmli çocuklara günlük yaşam becerileri kazandırmak olduğunu söylüyor. “Yurt dışında özel gereksinimli çocuklara haftada 25 saat eğitim veriliyor. Ne yazık ki ülkemizde böyle bir imkan yok. Bunu özel olarak yapmanız da çok zor, çünkü ödeyeceğiniz rakamlar inanılmaz boyutlara ulaşabiliyor. Dolayısıyla iş yine başa düşüyor ve evde, aile içinde yapılan eğitimler, oyunlar inanılmaz kapılar açıyor” diyor.

Kendi çocuğuna günlük yaşam alışkanlıklarını yürüyüş aracılığıyla kazandırdığını belirten Mine Nişlioğlu, şu paylaşımlarda bulunuyor:

• “Bol bol yürüdük, bu arada alfabeyi öğrendi. Oğlum inanılmaz derecede enerjik, hatta çok ama çok hareketli bir çocuktu. Bırakın bir şeylere konsantre olmayı, yerinde duramıyordu. Her gün yürüyüşe gitmeye başladık. Yol boyunca da A, B, C diye bağırdık. Sonrasında kartonlara harfleri yazdım. Yürüyüşler sırasında harfi söyleyip kartonu gösterdim. 3 gün içinde 3 harfi ezberledi, sonunda da tüm alfabeyi. Evde de alfabe egzersizlerini sürdürdük.

• Aynı yöntemle sayıları da öğrendi. Sonra sıra şarkılara geldi. Ona öğretmek istediğim pek çok şeyi şarkılar aracılığıyla öğrettim. Bu sayede hangi okula gittiği, nerede oturduğu gibi günlük yaşamda çok kullanılan sorulara cevap verebiliyor.

• Bol yürüyüş sayesinde sakinleştirici olmadan uykuları düzene girdi.

• Yürüyüş ve yürürken şarkılar söylemeyi sevmesi sayesinde ayakkabılarını kendi başına giymeyi öğrendi. Kolay olmadı; ters giydi, üstüne bastı, ağladı ama 1 hafta içinde başarmıştı.

• Ayakkabı giymesi için önce çorabını giymesi gerekiyordu. Çoraplarını göstererek başladım ama farklı çoraplar onu şaşırtıyordu. Çorapların fotoğraflarını çektim, kararlı tutumundan vazgeçmedim. 10 gün sonra çorapları da giymeye başladı. Peşinden de giysiler geldi. Kartonlara iç çamaşırı, pantolon ve kazak resimleri yapıştırdım, bunları da çekmecelere yapıştırdım. Artık giyinebiliyor, okula giderken ne giyeceğini, gece yatarken pijama giymesi gerektiğini biliyor.

• Azimle, göstererek ve sonunda da onun sevdiği bir şeyi yaparak başardık. Burada oğlumun sevdiği şey yürüyüştü. Başka bir çocuk için başka bir aktivite olabilir. Bence deneyin, mutlaka faydasını göreceksiniz.”

18.10.2016 – Milliyet

Anahtar Kelimeler : Bi ara herkes oynuyodu Türk yapımı seslendirmeler falan dehşet Into the Dead Zombilerden kaçıryorsunuz kesin deneyin derim Smash Cops Heat Arabayla hırsızları